MetaL Sözlük

21 Haziran 2008 Cumartesi

7" : Müzikteki 7 notadan esinlenerek isim verilmiş, genellikle 2-3 şarkı içeren plaklara verilen isim..(10" çeşidide vardır)

12" : Rivayetlerden, 12 havariden yada 12 telli gitardan esinlenerek isim verilmiş ve genellikle 4-5 şarkı içeren plağa verilen isim..

666 : İncilde geçtiğine göre, satanik yaratıkların yeryüzüne geldiğinde insanların sağ ellerine yada alınlarına yazdıkları rakamlardır. Bu rakamlara "Hayvanın (keçi, yani şeytan'ın) rakamları" yada "Hayvanın işareti" denir. Bu rakam direkt olarak şeytan ve anti-hristiyanlarla bağdaştırılır..

AC/DC : Ünlü grubun isminin nerden geldiğine dair pek çok yorum vardır, bunlardan en komiği "Anti-christ, Devil's children" yani "Anti-Hristiyan, Şeytanın Çocukları" dır..İsmin orjinali ise M.Young'un kızkardeşi Margaret'in, elektrik süpürgesinin arkasında gördüğü yazıdır.Bilindiği gibi ac/dc elektrikte doğru akımı ifade eder.

Air Drums : Genelde müzik çalarken gaza gelen insanların olmayan bateriye, ellerindeki olmayan bagetleri ile vurarak bateri çaldıklarını hayal edip, müziğe kendince ritm tutma halini ifade eden terim...

Air Keyboard: Air Drums durumunun klavye versiyonu..

Anathema: Bir kişiyi bir gruptan, bir ortamdan ayırmak, soyutlamak için yapılan büyünün adıdır.(Aforoz etmek anlamındada kullanılır)

Burzum : Hristiyanların karanlığı, Paganizmin ışığı demektir.Bu kelime Yüzüklerin Efendisi serisinden türetilmiştir (Burzumishi)

Charon : Yunan mitolojisinde, ölüleri Styx nehrinden yeraltına taşıyan botu kullanan kişidir. Ayrıca Dante's Inferno eserinde günahkar ruhları Acheron nehrinde taşıyan botu kullanan kişi olarakta geçer.

Children Of Bodom : 1960 yılında, Güney Finlandiya'da Bodom gölü yakınlarında bir seri-katil tarafından 4 küçük çocuk öldürüldü. Ve Katil 2004 yılının başlarında bir raslantı sonucu yakalandı. Çocukları göl kıyısına taşıyan otobüs şöförüydü. Finlandiya'lı melodik death metal grubu "Children Of Bodom" bu olaydan esinlenerek gruplarına bu ismi seçmişlerdir.

Cutter : Dinledikleri müzikten etkilenerek, vücutlarını kesen, çizen insanlara verilen isim...Bizdeki müslüm baba ve jiletçi dinleyen tayfasının metal modeli..Façacı..

Compilation (Albüm) : Çeşitli grupların/sanatçıların şarkılarının bulunduğu toplama albüm. Derleme..(Bir grubun kendi compilation albümüde olabilmektedir)

Cover : Genellikle, bilinen ve başarılı şarkıların, diğer gruplar/sanatçılar tarafından
yeniden yorumlanması..

Dimmu Borgir : Üzerinde, Sisli Kalenin bulunuğu İzlandada bir dağın adıdır.

Distortion : Gitarlarda ses dalgalarının metalikleştirilmesi sonucu ortaya çıkan yeni ses.

EP : Extended Play : Singledan daha uzun veya birden fazla şarkının, piyasaya tek tarafı(kaset,cd vb.) dolduracak şekilde sürülmesi..Genellikle 4-5 şarkıdan oluşurlar..

Gain : Amplifikator devrelerdeki kuvvetlendirme oranı.. Desibel cinsinden ölçülür, kabaca giriş sinyalinin çıkış sinyaline ölçüsünü verir..

Goth: 70'lerin sonu, 80'lerin başında punktan etkilenerek doğan bir alt kültür ve 18. ve 19. yüzyıllarda grotesk, gizemli ve ıssız anlamlarında kullanılmış olan bir kelimedir.

Grim: Ölüm habercisi olarak bilinen dev siyah köpeğin adı. İnanışa göre biri onu gördükten kısa bir sonra ölürmüş..

Harmonic: Gitarda, sesin-notanın bir oktav üstünü çıkartabilmek için kullanılan tekniğin adı.

Artificial Harmonic : Harmonic tekniğinin tüm gitar perdelerinden yapılabilmesidir.Yaygın kullanım "Pantera" grubunda görülebilir..

Iron Maiden : Ortaçağda kullanılan bir işkence aleti. Bunu bir çivili tabuta benzetebiliriz.Kişi içine yatırılır ve içe doğru çivileri olan kapak üstüne kapatılır, gerisi hayal gücünüze kalmış...

Kalmah : Karelian lehçesinde (Fince ve Rusça karması eski bir dil) "ölümüne", "mezara kadar" manasına gelen kelime..

Kvlt : Metal grupları arasında, çok nadir olarak ortaya çıkan, sanat şahaseri olarak adlandırılan albümlere verilen ad.Başyapıt...

Marduk : Sümerlerde fırtına ve yağmur tanrısı..

Megadeth : Bir nükleer patlamada ölebilecek milyonlarca insanı tanımlayan bir terim..

Metal Sign: Bildiğimiz parmaklarla yapılan metal işareti, işaret ve yüzük parmağının açık orta, yüzük ve baş parmakların kapalı olduğu işaret.Internetteki simgesi \m/ şeklinde gösterilir. Metal ortamına bu işareti Ronnie James Dio kazandırmış ve buna "Kötülüğün Gözü" adını vermiştir.

Metaller : Heavy Metal fanlarına verilen isim.(metalhead, headbanger)

Metallica : İsim, Lars Ulrich tarafından, Ron Quintana'dan çalınmıştır.Ron, Metallica adında bir heavy-metal dergisi çıkarmak istiyordu. Ama Lars Ulrich bunun iyi bir isim olmayacağı konusunda Ron'u ikna edip kendi gruplarına isim olarak koymuştur..

Mosh : Müziği, şarkıyı dinleyenlerin aşka gelip birbirlerini ittirme-kaktırma eylemi.Pogo olarakta bilinir..

Moshpit : Genellikle death-metal, trash metal gruplarının konserlerinde sahnenin önünde seyircilerin azıp mosh yapması için bırakılan boş alan.

N.W.O.B.H.M. : New Wave of British Heavy Metal'in kısaltması olan bu terim, yeni stil ingiliz heavy metal müziği olarak adlandırılabilir. Önde gelen grupları ise Samson, Iron Maiden, Def Leppard, Angelwitch, Raven, Venom, Jaguar, Tygers of Pan Tang, Sweet Savage gibi gruplardır..

Necro: Tamamıyla, vahşi ve sert anlamına gelen ve Black metal müziğin bir alt dalı olarak kullanılan terimdir.Kimi zaman "Necro Metal" kimi zaman "Necro Black Metal " olarak kullanılır...

Overdrive: Overdrive denen şey pek çok amfide bir efektten çok "overgain" den ibarettir. Bu yüzdendir ki(özellikle peavey amfilerde çok kullanılıyor) amfinin "overdrive channel"ında iki adet gain potansı bulunur. Bunlardan biri ses görevi görürken diğeri ise overdrive'ın ne kadar overdrive olduğunu belirler.İlkini açtıkça ikinciye gelen sinyal seviyesi yükseleceğinden gain az olur, bu da daha yumuşak bir ton anlamına gelir. Bu yüzden amfi alımlarında (tabii burda kastım yeni başlayanların aldığı 50 watt altı amfiler) eğer yüksek seslerde temiz ses yakalamak istiyorsa, overdrive yerine distortion özelliği olan amfiler tercih edilmelidir..

Picking : Gitarda, birbirini takip eden notaların çalınması sırasında, her nota için tele tekrar vurma işlemine verilen isimdir..

Poser: Metal müziği, gösteriş yapmak için dinleyen insanlara verilen isim..

Pogo : (Bkz: Mosh)

Riff : Kısa, tekrar eden nota grubu.Motif.

Shred: Oldukça hızlı, saniye içinde pek çok nota basılan, keskin, sert metal solosudur. (tremolo picking).

Sign of Baphomet: Yıldızı sola doğru 30 derece dönmüş pentagram sembolünün ortasına bir siyah keçi başının eklenmesi ile oluşan sembolün adı. Ayrıca "Black Goat" (Siyah/Kara Keçi), "Devils Goat" (Şeytanın Keçisi), "Goat Of Mender"(Mender Keçisi) ve "Judas Goat" olarakta bilinir. İlk olarak Templar şövalyeleri tarafından satanizm kilisenin dışladığı pagan ikonlarını bünyesinde toplaması ile varolmuş bir harekettir. Templar şövalyeleri zaten anti-kilise-otoritesi insanlar oldukları için pagan kültünü benimsemekten çekinmemişlerdir.
Pentagram yıldızının 5 kenarı yeraltı dünyasının 5 nehrini sembolize eder. Acheron (keder nehri), Cocytus, Lethe (unutulmuşların nehri), Phlegethon (ateş nehri) ve Styx (ölü ruhların taşındığı nehir)

Single : Yeni çıkan bir albümün, tek bir parçasının, yada her bir parçasınında albüm gibi piyasaya sürülmesine verilen isim..

Solo : Bir müzik eserinde, bir enstrümanın belirgin bir şekilde önplana çıkarak icra ettiği kısım..(gitar solo, bateri, solo, bas solo vb..)

Split (Albüm) : Ekonomik sıkıntı yüzünden, iki grubun bir araya gelip cd, kaset yada plağın, yarısının bir gruba, diğer yarısının diğer gruba ayrılarak piyasaya sürülen albüm..İki grubun E.P'sinin tek albümde satılması gibi diyebiliriz...

Stage Dive : Seyircilerin sahneden aşağıdaki seyirci grubunun üzerine atlama, dalma hareketi olarak tanımlamabilir (sahne dalışı). Kafa göz yarmak için ideal bir denemedir.Üzerine atlanılan kitle kesinlikle sizden daha az çılgın değildir..

Surge : Müzikte ses ve tonun aniden yükselişi, tırmanışıdır.

Sweep Picking : Her telde çalınacak tek nota olması suretiyle (birden fazla nota varsa "genellikle" hammer on veya pull off ile çalınır ikinci nota) penayı hep aynı yönde bir süpürge gibi hareket ettirerek bu notaların hızlı ve akıcı bir biçimde çalınmasını sağlayan teknik. Genelde bu yöntemle arpejler çalınır..

Templar : Genel anlamı. 1118'de kurulan Templar şövalyelerinin ön ismidir . Heavy Metalde ise gerçek ve ciddi metal dinleyicileri için kullanılır. Genelde Hammerfall grubu fanları için Templar ismi kullanılır..

Tiamat : Sümer mitolojisinde yıkım ve kaos tanrıçasıdır. Bir ejderha olarak tanımlanır.

Tribute (Albüm) :Genellikle, dağılmış bir grup yada ölmüş bir sanatçının ardından veya saygı duyulan bir gruba/sanatçıya, içine o grubun/sanatçının eserlerinin coverları konarak piyasaya sürülen albümdür..Tribute albümde, tek bir grubun/sanatçının coverları olabileceği gibi, bir çok grubun/sanatçının coverlarıda olabilir...Anma albümü, "Ustaya Saygı" anlamı taşır..

U.S.B.M : United States Black Metal manasına gelir.Önde gelen grupları Von, Demoncy, Absu, Xasthur, Krieg, ve Judas Iscariot'tır.

Upright Pentacle (Pentagram) : Upright pentacles veya pentagram pek çok dinde, kültürde sembol olarak kullanılmıştır..Eskiçağ Paganizmi, yahudiler, hristiyanlar, büyücüler, medyumlar ve diğerleri ...
5 köşe, beş şövalyesel erdemi sembolize eder... Bunlar : "cömerlik", "nezaket", "namusluluk", "yiğitlik" ve "dindarlık"tır..

girlband

rock veya diğer müzik türlerinde kısaca "sap" olarak tanımlanabilen erkek milletinin hegemonyasını kırmaya yönelik, tamamı hatunlardan oluşan müzik topluluğudur. bu topluluklara örnek olarak 1976 çıkışlı runaways, 1975 çıkışlı yurdum grubu çılgınlar (nazan öncel'in kurduğu), 2000'li yılların rus grubu t.a.t.u, aylin aslım ve tayfası, örnek verilebilir.

Twin Pedal

thrash ve death metaLde çok sık kuLLanıLan bir davuL tekniği. bas davuLa seri bir şekiLde vurulabiLmesi için geliştiriLen, çift pedaLa ve tokmağa sahip bir düzenek ile yapıLır..bu düzenek de mevzubahis ediLen teknikLe aynı isme sahiptir.


Psychedelic rock

Pychedelic rock uyuşturucunun etkisinde yapılan rock müzik türüdür. Beyinsel faaliyetlerin marijuana, psilocybin, mescaline, salvia divinorum, ve özellikle LSD gibi uyuşturucuların etkisi altında değiştiğinde, kişinin, yaşadığı tecrübelerden esinlenerek yaptığı müzik türüne verilen addır. Aynı ilham kaynağı altında yapılan bir diğer müzik türü de psychedelic electronic müziktir.

Rock müzik tarihinde, psychedelic rock, blues-rock, progressive rock ve heavy metal aralarında bir köprü oluşturur. Kökleri daha çok batı müziğine dayansa da, melodilerinde hint müziği gibi etnik tarzlardan da özellikler taşır


Gothic rock

Gothic rock, 1970'lerin sonlarında ortaya çıkmış bir rock türüdür. Kısaca goth rock olarak da adlandırılır. Gothic rock'ta çoğu rock türünde olduğu gibi elektro gitar, bass gitar, bateri, solo gitar kullanılır; ama diğer rock türlerinden kendisini ayıran özelliği ise ek olarak drum machine ve synthesizer enstrümanlarının kullanılmasıdır. Bu türün gruplarının %90'ı kadın vokalist kullanır


Pop rock

Pop rock, gitar-bazlı şarkıların üzerine hafif şarkı sözleri ile cazip pop tarzını kullanan bir rock müzik alt türüdür. Müzik alimlerince pop ve rock genellikle zıt olarak betimlenir; genellikle pop müziğin kurnazca pazarlanan bir ürün olduğunu halbuki rock müziğin, özgün ve samimi bir tür olduğunu ileri sürerler. pop-rock yapan örnek bir gurup(tokio hotel)


Senfonik Rock

Senfonik rock, klasik müzik ve rock müzik elementlerini birleştiren bir müzik türüdür. Genellikle senfonik metal grupları tarzlarını hafifletince senfonik rock grubu olurlar.

Progressive Rock

Progressive rock 1960'ların sonlarında ve 1970'lerin başlarında "ağırlıklı olarak Britanyalı grupların rock müziğini yeni sanatsal seviyelere çekme girişiminin" sonunda ortaya çıkmıştır.

Progressive rock grupları standart rock veya popüler mısra-nakarat düzeni üzerine kurulu şarkı yapılarının ötesine geçerek "rock müziğin teknik ve kompozisyon sınırlarını"[1] zorlamışlardır. Bunun ötesinde aranjmanlarda sık sık klasik, caz ve avangart unsurlar bulunur. Enstrümantal şarkılar daha yaygındır. Sözleri olan şarkılar ise kavramsal, soyut ve fantezi üzerine kuruludur. Progressive rock grupları "genellikle epik hikayeler anlatan bütüncül bir beyanda bulunan" konsept albümler yapmışlardır.

Progressive rock 1960'ların sonunda dönemin rock müziğindeki her çeşit etkiden ilham alma eğiliminin parçası olarak psychedelic müzikten türedi. King Crimson, Yes, Genesis, Pink Floyd, The Moody Blues, Emerson Lake and Palmer, Jethro Tull ve Rush gibi grupların müziği için kullanılan Progresif rock kavramı 1970'lerin ortalarında iyice yaygınlaşmıştır. Progresif rock müziğinin en revaçta olduğu dönem 1970'lerken 1980'lerin başlarında yerini neo-prograsif rock müziğine bırakmıştır.

Progressive rockta elektro gitar, akustik gitar, bas gitar, klavye ve bateri gibi geleneksel rock enstrümanlarına ilave olarak keman, org, ve üflemeli çalgılar da kullanılır. Şarkılarda sürekli değişim gösterme arayışı olmuş ve yinelemelerden kaçınılmıştır.

Grunge Rock

Grunge, Seattle'da ortaya çıkan bir alternatif rock müzik türü ve hayat tarzıdır. Sözlük anlamı "kirli, dağınık"tır.İsim babası Mudhoney solisti Mark Arm'dır

1980'lerin sonu, 1990'ların başında popüler olan bu müzik akımı, 1991 ve 1994 yılları arasında en yüksek popülariteye ulaşmıştır. Amerika'da X Kuşağı ile ilişkilendirilmektedir. Grunge giyim tarzı yırtık yamalı kotlar ,oduncu gömlekleri olarak gösterlir.Oduncu gömleği grungen giyiminin temel taşıdır bile denilenebilir.Müzik tarzı olarak grunge Punk'dan daha ağır Heavy Metal'den daha melodikdir.Grungenin başkenti olarak Seattle kabul edilir.Alice in chains ,Nirvana, Mudhoney gibi grubların doğuş yerleri Seattle'dır.Grungenin yükselişi Nirvananın popülerliğiyle olmuş ve Nirvananın dağılmasıyla hızlı bir düşüşe geçmişdir.
Başlıca Grunge Grupları
Nirvana

* Stone Temple Pilots
Pearl Jam
Mudhoney
Alice in Chains
Soundgarden
Mother Love Bone
Green River
Fluid
Screaming Trees
Tad
Melvins
Silverchair


Industrial (Endüstriyel) Rock

Industrial recordstan gelir adi.Throbbing gristle, Einstürzende Neubauten,Coil,Laibach,Merzbow..vs. diye gider öle işte.. En güzelini fear factory replica`nın girişinde söylemiş zaten: `there is no love`... endüstriyel müziğin derdi kısaca bununla özetlenebilir, sevgisiz, insanların birbirinden kopuk, ben-merkezcil hayatlar sürdüğü şehir ortamında varolmaya çalışan çocukların müziği. bu durumda öfke ve isyan çok şaşırtıcı olmasa gerek... Ministry`i bu türü icad etmekle itham ederler. Hatta bazıları Nine Inch Nails`e bilen Industrial Rock der. Ben ise onlarla tartışmam, kafama iş makineleri gibi inen ritmleri, kulağımda fabrika uğultusu gibi cızırdayan gitarları dinler, "haklısın abi" derim.Makinalaşan insanın makinalaşmama çabası gibi bir şey, ayrıca illa müzikte dijitallik olacaksa böyle olsun.

Indie ve Indie Rock

Tarzı 90’lı yıllardan itibaren indie rock grupları başlattılar. Indie yani bağımsız müzik, bazen ideolojik, bazen maddi ve bazen de ortak bir tavrın etkisiyle büyük plak firmalarına sırtını dönerek, genellikle kendi evlerinde veya garajlarında kaydettikleri müziklerini bağımsız , küçük çaplı plak firmalarından çıkaran grup ve müzisyenlerin başlattıkları, günümüzde de halen sürdürdükleri bir akımdır. New wave ve punk gibi, ana akım müziğe karşı bir tavır ve alternatif yaratma niteliği taşıyan bu tarz da birçok müzik türünü bünyesinde barındıran fakat türden ziyade tavrın belirleyici olduğu bir arenada gelişti. Do it yourself, yani bir anlamda “kendin pişir kendin ye” tavrı punk ve punk’ın türevi niteliği taşıyan new wave, post punk ve indie tarzlarının en önemli unsurlarından biri oldu.

Indie Rock; küçük bağımsız plak şirketlerine bağlı veya tümüyle kendi başlarına takılan grupların icra ettiği rock türü..indepent rock olarak açılımı olan, post rock`ı da grupların birbirine kayan tarzları yüzünden bünyesine almış müzik türü. bağımsız rock olup rock altında bir türdür.indie rock sesleri,duyguları araştırmada serbesttir.sözledi konular çok genel ve bilinen şekilde değildir,dinleyicilerin görüşüne başvurmaz.alternatif rocktan ayrılır.en büyük temsilcilerinden biri olarak the smiths gösterebiliriz.çok büyük bütçelerle yapılan bir müzikte değildir.bir bakıma kendini aşmaktır indie rock,bir suyun akışına kapılmak gibidir.gitarlardaki sesin içinde sürüklenebileceğiniz sıcak bir esintidir.şimdilerde birçok grup tarafından yapılmaya çalışılan ama yapılamayan sadece benzeyen bu güzel müzik türü neredeyse disko müziğiyle karıştırılmış gibi bir tad veren havada olabiliyor,bunlar indie rock değildir.
Indie Rock kolonisi de Franz Ferdinand, The White Stripes, The Futureheads, The Killers ve Coldplay gibi günümüz indie rock, alternative, post-punk gruplarından bahsedilecek keyifli bir ortam..büyük şirketlerle anlaşmalı olan grupların aldıkları paralar dolayısıyla sorumlulukları da çok fazladır. plak şirketi single ister , single çıkartılır, şu kadar konser der, o kadar konser verilir , grup un adı marka gibi kullanılmaya başlanır falan filan...
indie rock grupları ise bu gerginliğe gelemez , asıl paralarını çıkarttıkları albümlerden ziyade verdikleri konserlerle kazanır. dolayısıyla daha rahattırlar.

Rock n Roll

19 Haziran 2008 Perşembe

Rock and Roll (rock 'n' roll olarak da anılır) 1950lerin Amerika'sında ortaya çıkmış bir müzik türüdür. Bu tarihten sonra hızla ilk önce tüm ülkeye, ardından da tüm dünyaya yayılmıştır. Bu müzik türü, daha sonra sadece rock olarak adlandırılıcak müzik türlerine bölünmüştür. Rock and roll ve daha sonra aldığı haller, 1950lerden 1990ların ortasına kadar en çok dinlenen müzik türlerindendir. Genellikle elektro gitar, bas gitar ve bateri eşliğinde çalınan müziğe bazen piyano ve org da eşlik eder. Gitar tarafından değiştirilmeden önce, saksafon bu türde en çok kullanılan müzik aletiydi.

Experimental Rock

Experimental rock, her ne kadar tanımlama açısından mantıklı bir terim olsada en az drone rock kadar yapay bir müzik türü gibi geliyor aslında kulağa, evet; deneysel olan her müzikte olduğu gibi basit olarak giriş, nakarat ve sonuç bölümleri ile trafiklendirilmemiş bir rock türü experimental rock.

Rock !

Rock müzik, bünyesinde bir çok müzik türünü barındıran bir tür olarak rock and roll'dan, and roll'un çıkarılmasıyla 1960 ların başında oluştu. rock müziği oluşturan bu müzikal alt türler de, kendi içlerinde alt türlere ayrılmışlardır. bu sebepten dolayı rock müziğin tarihini anlatırken, başlangıç noktası olarak rock'n roll dan yola çıkarsak büyük bir hata yapmış oluruz. çünkü; rock müziğini de içine alan pop müzik türleri bir çok müzikal alt türlerin sentezinden meydana gelmiştir.

peki müzik türleri arasındaki ilk etkileşim ne zaman, nerede ve nasıl gerçekleşmiştir? bu sorunun yanıtını 1730'larda amerika'daki, sonradan takılan ismi ile 'büyük uyanış'ta bulmak mümkündür. "büyük uyanışlar, amerikan müziğini de derinden etkileyen dinsel bir uyanışın birbiri sıra ortaya çıkan iki dalgasıydı."

birincisi dr. isaac watts adındaki bir ingiliz'e ait "hymms and spirituali"nin (1701) londra'da yayınlanmasıyla doğan ve 1739 boston baskısının yapılmasıyla amerika'nın bütün kentlerinde etkisi hissedilen yeni bir müzik anlayışının güneyin folk müziklerini etkilemesi sonucunda meydana gelmiştir. ikinci uyanış ise 1780-1830 yılları arasında yapılan kamp toplantılarında ortaya çıkan bir akımdır.

hıristiyanlaştırılmış siyahlar ayinlerini yaparlarken afrika dinsel törenlerinde görülen dairevi dans, çığlık atma, ritim tutma gibi öğeler dualara karışır. böylece siyahlar beyazlardan aldıkları spirituallerin içine atalarından miras kalan ritim ve coşkuyu katarak ortaya yeni bir tür müzik çıkarmışlardır. bu aynı zamanda dini müzikte siyah-beyaz ayrımını da doğurmuştur. beyazların spiritualleri oldukları yerde sayarken, siyahların yaptıkları bütün ülkeye yayılmakla kalmayıp, ülke dışına da çıkmıştır.

pek çok amerikan müziği gibi gospel de iç savaştan sonra güneyde spirituallerin devamı niteliğinde ayrı bir tür olarak kendini gösterir. spirituallere olduğu gibi gospellere de sadece siyahlara özgü diyemeyiz; ama pek çok siyah kiliselerinde ve siyah gurplarca icra edilmiştir.

19. yüzyılın sonunda kurulan pentacostalis ve hoolines kiliselerinde, afrika müziğindeki el çırpma ve ayakları yere vurma yoluyla yapılan müzik, gospel türünün ilk örneklerini oluşturur. gospel tarzında spirituallerden farklı olarak bu dünya ile ilgili vaatler daha baskındır; öbür dünya ise daha neşeli bir dille anlatılır. amerika'da, dini içerikli müziğin yanı sıra halkın ağızdan aktarım yöntemi ile günümüze kadar uzanıp gelen bir folk müzik kültürü vardır.

en eski folk şarkıları ya solo olarak ya da bir topluluk ile söylenmiştir. bu folk şarkılarına eşlik etmek üzere keman, banjo ve gitarın girmesi ile ilk pop müzik türlerinin temelleri atılmış olur. amerika'nın ilk pop müzik yıldızı jimmie rodgers'dir. rodgers, country ve boogie-blues harmanlaması yaparak; hillbilly, folk ve blues'dan aldığı sözleri birleştirerek country müziğin başlıca dayanağı halini almıştır. "rodgers, blues'u ödünç alan değil de hırsızlığını yapan ilk beyaz adam ve böylece country müziğin dominant modu haline gelenlerin sentezini yapan sanatçı olarak düşünülebilir."

bu yıllarda güney eyaletlerine yapılan ilk taşra gezileri sonucunda paramounts records, blues müziğin babası olarak anılan blind lemon jefferson'a ilk plağını yapar. bu tarihten sonra, jefferson, kendinden sonraki bütün blues ve rock müzisyenlerini etkileyecek kalitedeki parçalara imza atmıştır. rock'n roll; ragtime, blues, boogie, country, gospel gibi müzikal alt türlerin harmanlanması sonucu oluşmuştur. bu alt türlerden rock'a geçişteki son yapı taşı r&b'dur (rhtyhm and blues).

bu geçiş esnasındaki en önemli kişilerden biri robert johnson'dır. (1911-1938) esasında delta blues müzisyenleri içerisinde charlie patton ya da skip james gibi ondan çok daha önemli isimler olmasına rağmen johnson'un önemi; kişiliği ve yaptığı müzikle erken bir rocker olmasından kaynaklanmaktadır. bluesdan rock'a geçişteki bir diğer önemli olay ise elektirikli gitarın blues'da kullanılmaya başlamasıdır.

elektirikli gitarı ilk kullanan blues müzisyeni t. bone walker'dır. kendine has tekniğiyle, kendinden sonraki b.b. king, freddy king, buddy guy gibi gitar sihirbazlarını etkilemeyi başaran walker'da rock'a geçişte çok önemli bir rol üstlenmiştir. 1943-51 yılları arasında güneyden kuzeye yapılan göçler esnasında piyanoyla nefeslilerle tanışan delta blues icracıları rock'n roll'a geçişteki son müzik türü olan r&b'u oluştururlar.

bu müzik türü, genel olarak bütün siyah müzik sitillerinin karışımından, blues armonik yapısı ve formülü oluşmuştur. başlangıçta sadece siyahların radyo istasyonlarında ve sokaklarda yaşayan r&b, orta sınıf beyaz gençlerin bu müziği alışkanlık haline getirmesiyle birlikte popüler hale gelir. gün geçtikçe artan talepler, yayınlanan r&b plaklarının sayısının artmasına ve 25 mayıs 1949'da billboard müzik dergisi listelerinde r&b adında yeni bir başlık açılmasına yol açar.

1953 yılında chords grubunun sh-boom adlı parçaları r&b listelerine sığmayarak, popüler müzik listelerine geçer ve "1" numaraya kadar yükselir. 1954-55 yıllarında aynı müziği beyazlar icra edince bunun adını rock'n roll koyarlar. "ünlü rock'n roll piyanisti fats domino 'biz rock'n roll'a 15 yıl öncesine kadar new orleans'da r&b derdik" demiştir.

rock'n roll, gençler arasında o kadar rağbet görür ki, hem endüstriye karşı en radikal çıkışların kaynağı, hem de müzik endüstrisinin en yağlı geçim kaynağı konumuna gelir. rock'n roll'un r&b'den farklılaşıp kendine özgü bir müzik türü halini almasını sağlayan en önemli kişiler elvis presley ve chuck berry'dir.

rock'n roll'un büyük kralı evis presley r&b'yle, country ve hillbilly müziklerini çok iyi kaynaştırmıştır. chuck berry ise kendinden önceki gitarcıların tekniklerini sentezleyerek rock'n roll'un ilk gitar kahramanı olmuştur. zaten ikisinin de asıl şöhretleri bu birleştirici güçlerinden ve kendilerinden sonraki bütün rock müzisyenlerini etkilemelerinden gelmiştir. fakat endüstri rock'n roll'u çok çabuk yutmuştur.

araştırmacıların çoğu 1950'lerin sonunun rock'n rollmüziğinin de sonu olduğu konusunda görüş birliğine varmışlardır. 1950'lerin sonunda en ünlü rock'n roll müzisyenlerinden olan elvis presley askerde, buddy holly ölmüş, chuck berry ise hapistedir. 1959-63 yılları arasında rock müziğinde bir boşluk yaşanmış olarak düşünülebilir. fakat, işte tam bu yıllarda sonradan "60 gençliğinin lideri" ünvanını alan bir müzisyen, bob dylan ortaya çıkar.

dylan'ın ilk üç albümündeki müzikler ne folk müziği ne de rock'n roll müziği içerisinde tanımlanmıştır. dylan, şarkılarında siyah düşmanlığının inatla sürmesinden, savaşın anlamsızlığından, sevginin öneminden, dünyanın güzelliklerinin hızla yitip gitmesinden bahsetmiştir.

amerika'da gerçekleşen bu müzikal gelişimler bütün dünya gençliğini, ama en çok ingiliz gençliğini etkilemiştir. çocukluklarından beri rock'n roll müziğiyle büyüyen ingiliz gençleri arasından birçok müzisyen çıkmış; bunlar beatles, rolling stones, animals gibi ilk rock topluluklarını kurmuşlardır. bu gruplar, ilk zamanlarda amerikan müziğinin alt türlerinden etkilenmişler, fakat kısa bir süre sonra kendilerine özgü yapıları ortaya koyarak gerçek anlamda rock müziği yapmışlardır. bu gruplardan ilk piyasaya çıkanı beatles, kuruluşundan bir iki sene sonra, ilk albümlerindeki blues, boogie, gospel şarkı ailelerinin parçalarını kopya etmekten ve rock'n roll'a yakın parçalar yapmaktan yavaş yavaş vazgeçmeye başlamıştır.

en son olarak rock'n roll şarkılarını kullanmayı 1965 yılındaki help albümünde yer verdikleri larry williams'a ait "dizzy miss lizzy" parçasının uyarlamasıyla sona erdirmişlerdir. aralık 1965'de "rubber soul" albümünü yayınladıklarında tamamen özgün yapıya geçiş böylece tamamlanmış olur. işte bu gelişmelerin ardından rock'ın engellenemez yükselişi de başlamış olur.

eric clapton'ın içinde bulunduğu gruplar, özellikle cream çok büyük başarılara imza atar. beatles çılgınlığı durulur gibi olurken sahneye eric clapton adıyla dünyanın en iyi gitar virtüözlerinden biri çıkar. artık devir ingiltere duvarlarının "clapton is god"(clapton tanrıdır) yazılarıyla dolmasının devridir.

1960'ların sonu, dünyada gençlik hareketleri olarak nitelendirebileceğimiz bir başkaldırının en üst düzeye eriştiği yıllardır. gitgide büyüyen nükleer savaş tehdidi, amerika'nın vietnam'ı acımasızca savaşa sürüklemesi, birçok vietnamlı'nın ve amerikalı'nın bu savaşta ölmesi çarkları harekete geçirmiş, çiçek gücü hareketi böyle bir ortamda ortaya çıkmıştır. artık rock müziğin konusu ağırlıklı olarak dünya sorunları ve çözüm yollarını da içermektedir.

ünlü "savaşma seviş" sloganı bu hareketin bir ürünüdür. çiçek gücünüoluşturanların çoğunluğu orta sınıf beyaz gençlerdir. bu insanlar "hippi" olarak adlandırılmışlardır. genel olarak o devirlerde bu hareket neredeyse bütün rock gruplarından destek almıştır. bu yıllarda doğu dinlerine olan ilgi de artmış, hatta beatles elemanları hindistan'a tanınmış hindu hoca maharishi yogi'yi ziyarete gitmişlerdir.

rock'taki bu doğu modasıyla birlikte müzisyenlerin vedinleyicilerin uyuşturucuya olan ilgileri de bir anda artmış veözellikle lsd, henüz yasaklanmadığından asprin kadar çok kullanılır hale gelmiştir.fakat çok kısa bir süre içinde çiçek çocuk olmak da bir "moda" haline getirilir vehareket neredeyse hiç bir sonuca ulaşamadan son bulur.üstelik hippilerin bazıları zaman geçtikçe kaba tabiriyle tam bir düzen adamı,düzenin savunucusu olurlar. bunlara en iyi örnek a.b.d. başkanı bill clinton'dır.

bu dönemlerde çiçek gücü hareketinden etkilenip, vietnam'a gitmeyi reddeden clınton,şimdilerde irak'a bombalar yağdıran bir ülkenin devlet başkanı sıfatını taşımaktadır. 1960-70'ler rock tarihi açısından çok çeşitli ve önemli grupları içinde barındırmıştır. beatles, the animals, the doors, rolling stones, the who gibi gruplar hep bu tarihlerde çıkmışlardır.

65-70 arasında kurulan pink floyd, deep purple, led zeppelin, yes gibi gruplar da artık mega rock gruplarıdır. bu gruplar sayesinde rock, hiç olmadığı kadar popüler olup, ciddiye alınmaya başlanmıştır. rock müzisyenleri kendilerini klasik müzik icracıları gibi görmeleri de bu döneme rastlar. o zamanların en ateşli tartışması rock'ın bir sanat müziği olup olmadığıdır.

70'lerin ikinci yarısına gelindiğinde rock artık plak satışları ve konser gelirleriyle müzşk endüstrisinin en iyi geçim kaynağını oluşturmaktadır. rock müzisyenleri milyonlarca dolarlık elektronik aletlere sahiptiler ve hepsi çok zengin olmuşlardı. bu mega rock grupları ne yaparsa yapsın sattığından dolayı plak şirketleri yenilere hiç şans tanımamakta veya tanısalar bile müziklerini onlar gibi yapma şartı koymuşlardır. işte punk rock tam bu sıralarda kendini gösterir.

punk da diğer hiçbir rock türünde görülmeyen şiddet, kargaşa ve kaos vardır. punk, rock'ın karanlık kanadını gözler önüne sermiştir. 60'lı yıllarda newyork'un garaj gruplarından çıkan velvet underground punk'ın ilk tohumlarını atan grup olarak gösterilebilir. ancak bu görüşü ilk punk topluluklarından biri olan sex pistols kabul etmeyerek tepki göstermiştir.

punk'ta kesinlikle kalite ve hoşa gitme kaygısı yoktur. punkçılar 1960-70'lerdeki rock müziğine ve tabii ki rockçılarada lanet okurlar; çünkü onlara göre rock artık para, şan, şöhret aracı olarak kullanılmaya başlanmıştır. 70'li yılların uzun ve karışık soloları ile dolu parçaları yerine kısa ve özentidiz çalıp söylerler. hatta sex pistols o kadar basit ve ilkel çalar ki, izleyenler ister istemez "bunu ben de çalabilirim" gibi bir kanıya kapılır. böylece ingiltere de bir çok punk grubu doğmaya başlamıştır.

endüstrinin en büyük düşmanı olmasına rağmen punk çılgınlığı da diğer bütün rock çılgınlıkları gibi kısa sürede endüstri tarafından yutulup "moda" haline getirilmiştir. punk giysileri en lüks mağazaların vitrinlerinde birbiri ardına boy gösterir olmuştur. 80'lere gelindiğinde bir çok rock müzik türü icra halindeyken bir heavy metal patlaması yaşanır. bence heavy metal müziğini anlatan en iyi sözcük "kargaşa" dır.

bütün heavy metal gruplarının faaliyet alanları farklıdır. bu müzik türünün içinde komünizm,faşizm, anarşizm, devrimcilik, sadizm gibi biribirinden çok kopuk anlamları bulmak mümkündür. heavy metal bu çok renkliliği sayesinde bir çok alt dallara ayrılmıştır. fakat hepsinde ortak olan bir şey vardır; küfür. kimi devlete kimi siyahlara kimi tabulara küfür eder ama muhakkak küfür eder. 90'lara gelindiğinde beklenen yeni rock anlayışı amerka'nın seatle adlı kentinden gelir.

bu kentte kurulan garaj gruplarının önce amerikaya sonra bütün dünya ya açılması ile birlikte bir "grunge" çılgınlığı yaşanır. hele nirvana'nın nevermind albümü bu yeni, alternatif rock' bütün dünya ya kabul ettirir. bugün pearl jam, soundgarden, faith no more,red hot chilli peppers, therapy gibi gruplar sayesinde rock tekrar bir canlanma içerisine girmiştir.

-------

Alternative rock

Aquabeat

Arena rock

Art-Metal

Art-Pop

Art-Punk

Avant-progressive rock

Avant-rock

Blues-rock

British Blues Rock

British Invasion

Broadband Rock

Bubblegum Rock

Cello rock

Celtic rock

Christian rock

Classic rock

Comedy rock

Country rock

Death rock

Detroit rock

Early Rock & Roll

Emo

Experimental rock

Folk-rock

Funk metal

Funk rock

Garage rock
Glam rock

Gorecore

Gothic rock

Grindcore

Group Sounds

Grunge

Guitar rock

Hair metal

Hard rock

Hardcore punk

Heartland rock

Heavy metal

Indie rock

Instrumental rock

Iranian rock

J-rock

Jam rock

Jet Sweat Sex Rock

Kraut rock

Lovers rock

Math rock

Medieval rock

Metal Fusion

Mod

Modern rock

New Wave Music

Noise rock

Piano rock
Pop rock

Posirock

Post Punk

Post-grunge

Post-rock

Power pop

Progressive rock

Psychedelic rock

Psychobilly

Punk rock

Rap Rock

Retro Rock

Rock en Espanol

Rockabilly

Rocksteady

Samba-rock

Shoegazing

Ska punk

Soft rock

Southern rock

Space rock

Stoner rock

Surf rock

Wagnerian rock

Yacht rock

Zero artistic movement

Adult Oriented Rock (AOR)

Bu tür genelde bir Amerikan fenomenidir. Basharflerin açilimi Adult Oriented
Rock anlamina gelir. Bu türün en belirgin özellikleri arasinda yüksek
perdeli ve notasyona sahip vokaller, gitar soundu orta derecede ama
heyecanlidir ve mükemmeli yakalamaya çalisir. AOR'da klavye son derece
önemlidir. Liriklerde asklar, kisisel problemleri konu alan dramatik sözler
dikkat çeker. En önemli temsilcileri Survivor, Foreigner, Styx, Kansas,
Journey, Loverboy,... olarak gösterilebilir.

Anadolu Rock

Yüzyılın ortalarında moğollar ile başlayan bu akım, kâh "barış" ile, kâh "ersen" ile, cem karaca veya üç hürel ile, erkin baba veya mehmet seske ile hayat bulmuş, bir müddet büyük bir kitleyi etkilemiş "gitar dolu müzikler"i sevdirmiştir.
Daha çok türkülerin, rock altyapı üzerine döşenmesiyle elde edilen bu tınıyı -kaliteli olduğunda- hakikatten de dinlememek elde değildir.

Alternatif Rock

Alternatif Rock, 1980'lerin sonunda hard rock'a bir alternatif sunmak amacıyla ortaya çıkmış, dinleyiciye yeni bir armoni anlayışı sunan müzik türlerinin tümüne verilen isimdir. Tabanı punk-rock'tır. grunge, indie rock, brit pop, indie pop gibi birçok farklı müzik türünü içinde barındırır. R.E.M., Sonic Youth, Nirvana, A Perfect Circle, Pixies, Cure, Oasis, Placebo gibi gruplar bu türlere örnek verilebilir.


Akustik Rock

Akustik rock, basit şekilde, sesini anfilerden almayan enstrümanlarla yapılan bir rock müzik türüdür. Genel olarak akustik gitar, bateri ve vokalden ibarettir. Etkisini doğallığından, basitliğinden ve kişiselliğinden almasına rağmen diğer akustik müzik türlerinden farklıdır. Çünkü genelde daha tempolu ve güçlü bir müzik türüdür. Örneğin bir Country baladının yavaş, nazik ve duygusal etkilerinden daha sıyrılmış görünür. Bir çok insan bu terimi duyduğunda, 1960 ve 1970'lerin şarkıcı ve söz yazarı şeklinde kurulan gruplarını hatırlar. Bununla birlikte folk (halk) müzik ve pop müzik de çağrışım uyandırabilmektedir.


Rock Nedir?

Rock bir yaşam felsefesidir. Saç uzatıp rockçı takılmak değildir. Özgür olmak, özgün olmaktır.

Rock müzik, bünyesinde bir çok müzik türünü barındıran bir tür olarak rock and roll’ dan, and roll’un çıkarılmasıyla 1960 ların başında oluştu. Rock müziği oluşturan bu müzikal alt türler de, kendi içlerinde alt türlere ayrılmışlardır. Bu sebepten dolayı rock müziğin tarihini anlatırken, başlangıç noktası olarak rock’n roll dan yola çıkarsak büyük bir hata yapmış oluruz. Çünkü; rock müziğini de içine alan pop müzik türleri bir çok müzikal alt türlerin sentezinden meydana gelmiştir.

Sitemiz Açılmıştır

http://rockxturk.blogspot.com kullanıcıların hizmetine açılmış bulunmaktadır.

Hayırlı Olsun..